2. BÖLÜM: KRALIN GÖREVİ!

147 0 1 Eylül 2024

Kral, ağır bir nefes alarak gözlerimin içine bakıyor. “Westbay’de korkunç şeyler oluyor,” diyor. “Kaçırılmalar, cinayetler… Şehri karanlık yutmuş gibi. Görevin, oraya gidip bu karanlığın kaynağını bulmak ve adaleti sağlamak. İşini bitir.”

Sözleri keskin ve net. Masadan iki, belki üç kese altın alıp elime sıkıştırıyor. “Şimdi git, en yakın handa dinlen. Yarın sabah yola çıkacaksın.” Başımı eğip teşekkür ediyorum, yorgun bedenimi bir an önce dinlenmeye çekmek için handa bir oda buluyorum.

Handaki oda sade ama rahat. Yatağa uzanıyorum ve gözlerimi kapatıyorum. Kralın verdiği görev aklımda; Westbay’deki kaçırılma ve cinayetler hakkında bilgi toplayacak ve sorumlu kişiyi bulup ortadan kaldıracağım. Elimdeki altın keseleri düşünürken, geceyi dinlenerek geçirmem gerektiğini biliyorum. Yarın, yeni bir güne başlamadan önce iyice dinlenmeliyim. Yatağa uzanırken, görevime odaklanıyorum ve Westbay’e nasıl yaklaşacağımı planlıyorum.

Sabah uyanıp handan çıktığımda, dışarıda kralın adamlarının bıraktığı bir at görüyorum. At, sakin ve zarif bir şekilde orada duruyor. Üzerinde ihtiyatla bırakılmış bir not var. Notu alıp okuyorum: “Bu at senin yeni yoldaşın. Yolculuk sırasında sana yardımcı olacak.” Atın yanına yaklaşarak, başını okşuyorum. Bu yeni dostumla Westbay yolculuğuna çıkmaya hazırım. Atın sırtına binerken, görevin ciddiyetini ve yeni başlangıcın heyecanını hissediyorum.

Bir günlük yolculuktan sonra Westbay’e varıyorum. Şehre girerken, sokakların tamamen boş olduğunu fark ediyorum. Hiç kimse dışarıda görünmüyor; şehir bir sessizlik ve korku içinde. Herkesin korkudan evlerine kapandığı belli. Gözlerimi karanlığa çeviriyorum. Olayların gece yaşandığını biliyorum ve bu nedenle gece olmasını beklemekten başka seçeneğim yok. Güneşin batışıyla birlikte, bu sessizlik ve korkunun arkasındaki gerçeği bulmak için hazır olacağım.

Gece çökmüşken, şehrin ortasında dolaşmaya başlıyorum. Kasvetli karanlıkta, kendimi hedef haline getirip, bu korkunç işlerin arkasındaki kişiyi çekmeye çalışıyorum. Sokaklar tamamen sessiz, yalnızca ay ışığıyla aydınlanıyor. Yavaş adımlarla yürürken, dikkat çekmeye çalışıyorum. Gözlerimi etrafa dikiyorum, her an tetikteyim. Bir yandan kendimi savunmasız gösterirken, diğer yandan karanlığın içinde gizlenen tehlikeye karşı hazırlıklı olmaya çalışıyorum.

Gece ilerlerken, arkamdaki bir fıçının içinden ince bir homurdanma duyuyorum. Fıçıya doğru yaklaşıyorum ve sağlam bir tekme atıyorum. Fıçının içinden yeşil tenli bir canavar çıkıyor; bu bir goblin. Goblinlerin tek başlarına avlanmadığını hatırlıyorum ve hemen arkamı dönüyorum. Arkama dönerken, üzerime doğru hançerli bir goblinin saldırısını savuşturuyorum. İki goblini yere serince, diğer üç veya dört goblin de ortaya çıkıyor. Her şey ortaya çıkıyor; bu canavarlar şehrin başındaki belanın kaynağı. Görevim netleşiyor: Bu goblinlerin hepsini ortadan kaldırmak.

Aniden goblinler çevremi sarıyor. Panik içinde, karşımdaki gobline doğru bir hamle yapıyorum ve kralın verdiği kılıçların etkisini hissediyorum. Kılıcım, goblinin üstünden geçerken birini etkisiz hale getiriyor. Arkamda iki goblin aynı anda üzerime doğru atlıyor. Hızlı bir kılıç darbesiyle her ikisini de savuşturuyorum. Ancak, geride bekleyen bir goblin, elindeki hançerle bacağıma bir darbe indiriyor. Neyse ki, kralın verdiği zırhın kalitesinden dolayı darbe etkili olmuyor. Goblin geri sekiyor. Hızla harekete geçip, boynuna yaptığım bir darbeyle goblinin işini bitiriyorum. Çevremdeki tüm goblinlerin öldüğünden emin olduktan sonra, kalan canavarlara ve etrafa dikkatlice bakıyorum. Görevimi başarıyla tamamlamış olmak, içimi bir nebze rahatlatıyor.

O ince sesleri tekrar duyuyorum ve sesin geldiği yöne doğru koşuyorum. Bir evin önüne geldiğimde, tek başına bir goblinin kapıyı zorladığını ve hatta bir kısmını kırdığını görüyorum. Goblin beni fark edince, üzerimdeki diğer goblinlerin kanından korkup arkasına bile bakmadan kaçmaya başlıyor. Kaçmasına izin veremem. Elimdeki keskin kılıcı, adeta bir mızrak gibi goblinin kafasına fırlatıyorum. Kılıcım hedefi buluyor ve goblinin işini orada bitiriyorum.

Görevimin neredeyse tamamlandığını hissediyorum. Kralın sarayına dönmeden önce birkaç gün daha Westbay’de kalıp, tüm goblinlerin temizlendiğinden emin olmam gerekiyor.

Yorumlar

Bir yanıt yazın

Ayarlar

×

Bölümler

×

Metin Raporla